Kendi Yolumuz
‘Birini sırf çok konuştuğu için bilge olarak tanımlayamazsınız. Kişinin bilgeliği ancak içindeki huzur, sevgi ve cesaretle ölçülebilir.’ Buddha
Kolaya kaçıyoruz asıl bilgiye ulaşmamak için. Çok da meraklıyız hacı hocaya inanmak için veya herhangi bir gruba ait olmak için birilerinin müridi olmaya. Başkalarının söylediklerini kendi doğrumuz gibi kabul görüp, onların gerçekliğini kendi gerçekliğimiz haline getirmeye, biat etmeye… Bu sizin ruhunuza uyuyor mu? Çıkıntılık yapmamak için, toplumun bizi dışlamaması için kendi düşüncemizi bile söylemeye korkuyoruz. Hiç düşünüyor muyuz peki genel geçer kurallar veya bilgiler bize hitap ediyor mu diye? Kendimize bunu niye yapıyoruz veya niye bunu tercih ediyoruz? Tekâmül yolumuzda birçok yol, yöntem bize hizmet ederken neden kendimizi tek bir şeyle kısıtlıyoruz ya da seçtiğimiz yol ne olursa olsun, başkalarının farklı yollarda gitmesi bizi neden rahatsız ediyor? Gerçekten de tek bir doğru mu var?
Bütün bu sorular, kendi yolumuzu bulmak, kendimizi tanımak için birer araç. Ruhsal tekamülümüzde birçok yolun ve yöntemin var olmasına açık olmak aslında kendimizi tek bir şeyle sınırlamamakla doğru orantılıdır. Herkes kendi yolundan ve seçtiklerinden sorumludur. Hangi yoldaysanız, o yol mutlaka sizin ruhsal tekamülünüz için gerekli ve önemlidir. Ama bir zaman gelip de artık o yolun size hizmet etmediğini anladığınız zaman, o yolda yürümekte ısrarcı olursanız çıkmaz yolda olduğunuzu anlarsınız. Mesela, ruhsal öğretilere ait bir kitap okuyorsunuz. O kitapta bazı okuduklarınız ruhunuzu titretirken, bazı bilgiler size anlamsız gelebilir. Bu bilgi o anda sizin ruhsal yolunuzda hizmet etmeyecektir. Çünkü o anda ihtiyacını olan o bilgi değildir ama belki bir sene sonra o bilgi işinize yarayabilir ya da hiçbir zaman yaramaya da bilir. Demek istediğim, ruhunuzu titreten, size yakın gelen, içsel olarak ‘Evet, bu doğru.’ dediğiniz bilgileri alın ve gerisini bırakın. Bu bıraktığınız bilgiler yanlış değildir sadece size uymuyordur ve uymak zorunda da değildir. Siz kendinize katabileceklerinizle ilgilenin, gerisini boş verin.
Hangi kültürde doğmuş olursanız olun, ruhunuzun herhangi bir sınırlaması yoktur. Birçok seçeneği içinde bulundururken, kendi ruhunuza kulak verin. En hakiki yol, ruhunuzun gösterdiği yoldur. Birileri çıkıp size, yol göstermeye çalışabilir. Önce o yolun size uygun olup olmadığına bakın sonra ise, o kişinin hayatına bakın. Anlattıklarını kendi hayatında uygulamıyorsa, tecrübe etmiyorsa, size hiçbir şey veremez. Unutmayın, bilgi eğer tecrübe edilmemişse, zihinden öteye geçemez ve hayatınızın gerçekliği haline gelemez.
‘Kendini, kendi kendine araştır, keşfet. Başkalarının senin yolunu senin için belirlemelerine izin verme. O senin, sadece senin yolundur. Diğerleri o yolu seninle birlikte yürüyebilirler; fakat hiç kimse o yolu senin için yürüyemez. ‘ Aborjin Sözü
Sevgiyle, ışıkla…
DAMLA US