Üç… İki… Bir…
‘‘Şimdi yavaşça geriye doğru sayıyorum. Üçten bire doğru saydığımda uyanmış olacaksın.
Üç… İki… Bir…
‘‘Şimdi yavaşça geriye doğru sayıyorum. Üçten bire doğru saydığımda uyanmış olacaksın.
Üç… İki… Bir…
Hayal meyal hatırlıyorum. Ayrılma vaktimiz geldiğinde beni nasıl bırakmadığını, sımsıkı sarıp sarmaladığını, kollarını nasıl kenetleyip beni kafese aldığını. Zamanın durmasını istediğim nadir zamanlardan biriydi. Sonra arkama bile bakmadan senden nasıl kaçarak ayrıldığım o korkunç ân. Cehenneme düştüğümü hissettiğim, çırpınışlarımın kaçınılmaz olduğu o sersem ân.
YazarEvi için yazdığım kısa öyküm bahar tadında. Sizlerin de yüreğine bahar getirmesi dileğiyle…
Herkes kendi hikayesinde eşsizce yolunda sadece yürüyor. Bu hep böyleydi ve hep de böyle olacak.
Hâlâ tüm insanlardan kendini ayrı mı tutuyorsun yoksa yaratılan her şeyle bir olduğunu kabul ediyor musun?
İçsel bilişimizin, bilgeliğimizin yüksek olduğu bu dönemlerde kalbimizi daha çok dinlemeli ve kendi nihai kaderimizde yürümemiz temennisi ile…